“Yıldızlar kederle savaştı dün gece. Efsunuyla yanıp söndü. İlikleri yandı. Yazgısını da şehre gömdü.”
Ellerin
Yaz parlaklığı gibiydi oysa
Bulanık bir köhneye dokunmadan önce
Şimdi gizlerini saçıyorum ortalığa
İflah olmaz bir kaçkınım
Denizler fısıldar kulaklarıma
Ben ki denizsiz bir martıyım
Bağlanma derbeder durur kirpiklerin
Savaş
Bir ok atımı kadar
Ama sen savaşamazsın
Aç mı aç öten bir martısın
Denizi gömdük en içimize
Kimse duymasın diye
Ben böyleyim
Sen de öylesin
Fırtınalarda savururum saçlarımı
Karanlıkta yaralamışsın gülüşlerini
Ne fark eder
Bir Muhacirsin artık düşlerimde
Ezer karanlığın öldürür içimi
Rezilliği dudaklarında sevmenin
Savaşmak mı
Pasaklı bir delilik senin için
Söyle Muhacirim
Ne kahretti seni
Yasaklı bir boşluk mu içindeki
Ben mi boşlukta bir hiçim
Sahipsiz bir köhneyim firâkında
Gittin çarptın kapıyı
Zaman büyülü bir boşluk şimdi
Vuruş kendinle
Göm düşlerimizi
Körelen öpüşlerimize
Yazgımıza ağla
Ucuza çektin ipimizi
Beni noksan say
İflah olmaz kaçkınım
Muhacirim ol
Savaş-ma