Sıkıştın. Şimdi kati suretle ve çelişkiye mahal vermeyen kesinlikle sıkıştın. Tüm yolların tıkandığı, yollara açılan patikaların bile gözden kaybolduğu bir çaresizlikle sıkıştın. Sıkışmayı tüm alt anlamlarıyla ve tüm çağrışımlarıyla bedeninde ve kaotik bir yapıya bürünmüş, anlamsız, anlamlandırmaktan yoksun hale gelmiş, sakat ve garibe bilincinde hissediyorsun.
Kategori: Umut Onur Çöpür
Genç Werther’in Çelişkisi ve Platonik Aşk Üzerine ‘4
[Editörün Notu: Yazının ilk bölümü olan Genç Werther’in Çelişkisi ve Platonik Aşk Üzerine ‘1 isimli paylaşımı okumak için buraya tıklayabilirsiniz.]
Son olarak iki örnek üzerinden özne ve nesne ilişkisine değinmekte fayda var. Kafka Milena’ya mektuplarında “Yanımda yürümüştün Milena, düşünsene yanımda yürümüştün.” der. Bu naif cümle Kafka ve Milena ilişkisini özetleyen önemli cümlelerinden biridir Kafka’nın. Tıpkı Werther gibi Kafka Milena’yı arzu nesnesi olarak konumlandırmıştır ve nesne olan Milena hiçbir zaman Kafka’ya benzer bir duygu beslememiştir. Bu durum Kafka’nın bu cümleyi kurmasına ve Milena’nın yalnızca yanında yürümesi kadar olağan ve yanında yürümesinden başka anlamı olmayan eylemi olağanüstü olarak algılamasına yol açar.
Okumaya devam et “Genç Werther’in Çelişkisi ve Platonik Aşk Üzerine ‘4”
Genç Werther’in Çelişkisi ve Platonik Aşk Üzerine ‘3
[Editörün Notu: Yazının ilk bölümü olan Genç Werther’in Çelişkisi ve Platonik Aşk Üzerine ‘1 isimli paylaşımı okumak için buraya tıklayabilirsiniz.]
Böylesine bir arzu söz konusuyken, mantıktan söz dahi edilemez. Arzu bu kerteye vardığında bir karşıtlık olarak arzunun karşısına mantığı koyamazsınız çünkü aralarında hiçbir bağ yoktur. Lacan, aşkı, iki kişinin sahip olmadığı bir şeyi, onu kendisinden istemeyen birine zorla vermeye çalışması olarak tanımlar. Werther’in durumunda aşk platoniktir.
Okumaya devam et “Genç Werther’in Çelişkisi ve Platonik Aşk Üzerine ‘3”