Şuursuz bir ruhla büyüdüm
Ayrık otları arasında
Tutunup henüz kök salmamış dala
Kırık usumla düşler kurdum
Kurtlar sofrasında
Ayarı bozuk saatlerin
Zor zamanlarında
Garip bir çağın odağında
Soluksuz göçler yaşadım çokça
Ne hoş olurdu oysa…
Önü ardı belirsiz yollarda
Salkım söğüt dallarında
Uçuşabilmek bulutlarda
Delilik bu ya
Yağmurlarla inebilmek toprağa
Ne hoş, ne hoş olurdu…
Sevebilmek, sevildiğini bilmek
Özgürce yaşayıp kazanabilmek
Mükemmel dünyalarınızda…