Fikirlerini sevgilisinin hoşuna gidecek şekilde biçimlendirmek, ayrı hayatlarının olması bilincinden çok sevişme esnasındaki bedensel birliği, beyinsel birliğe de dönüştürmeyi hedef alan birey olamamışların yaşantısı çok batmakta bugünlerde gözüme, kulağıma, kalbime, duygusal algılarıma…
Örneğin; ikisi de arkadaşınızdır, hatun olmadık olaydan trip atmış ve artık onunla uğraşmayı, ilgilenmeyi kestiyseniz, aranız bozulduysa bir şekilde ama erkek olanla herhangi bir probleminiz yoksa bile bir gün karşılaştığınızda onu da soğuk bulursunuz, artık onunla da konuşamayacak hale gelebilirsiniz.
Çünkü sevgilisi sizin hakkınızda atıp tutmuştur, o da sevgilisine sevgisini kanıtlamak, benim için “o” değil, “sen” önemlisin demek için aradaki ilişkiyi sıfırlamayı göze almış ve sonunda “nasılsın?” sorusuna karşılık alamadığınızdan ötürü tebrik edilmeyi haketmiş bir sevgili olmayı başarmıştır.
Bir kadın veya erkek sevgilisinin özgürlüğünü kendi çizdiği alanlarda mı yaşamasına izin vermekte ve böyle mutlu olduklarını mı düşünmektedir?
Günümüzde yaşanan ilişkilerde insanların sevgi ölçütü kısıtlama miktarına bağlı olmuş.
Ne kadar kısıtlarsam onu o kadar sevdiğimi düşünür hem de dediğimden çıkmaz, beni aldatmaz düşüncesi yerleşmiş. Kısıtlamanın olduğu 3 metrekarelik bir alanda on katı kaçış noktası olabileceğini hesaba katmayan sadık gençlerle donattık evi, okulu, sokağı. Sırf üç metrekarelik alanda aşk yaşamaya çalışan, nefes almak için kaçış noktalarından kafasını uzatıp da dışarı bakan insanları görür olduk ve gördüğümüz her yerde de aşk kaçamaklarına tanık olduk.
Hepimiz biliyoruz sizi kaç kişiyle aldattıklarını, nerede, ne zaman yalan söylediklerini, hayallerinizi onunla kafeste yaşayabilmek uğruna yoksaydığınızı… Hepsini biliyoruz ve içinde bulunduğunuz durumun size verdiği zararlardan biz de etkilenmiyor, suçlanmıyor değiliz kavgalarınızda.
Size göre doğru olanlar bize göre değilse yadırganır olmuşuz mesela hava karardığında tüm kötülüklerin, yalanların, aldatmaların çocuğuna gelecek endişesi taşıyan her ebeveyn gibi onlar da sevgililerin gece arkadaşıyla çıkmasına “izin” vermez olmuş, ama izin vermediklerinin hepsinin teker teker yapar ve ertesi gün evli bir kadının boşanma davası bitmeden başka bir adamla el ele dolaşmasını kınarmış bu “kuralsever” arkadaşlarımız.
Yine konuları dağıttım, bu konuda kendime benim de sınırlarımı belirleyecek bir sevgiliye ihtiyacım olacak sanırım.(!)
Kısaca aslında söylemek istediğim; karşınızdakine ve çevrenizdekilerin size olan saygısının sürmesi, istediklerinizi kısıtlamak için değil daha da geniş yelpazede gerçekleştirebilmeniz için sevgilinizi bi rahat bırakın! İnanın sizi daha az aldatacak ve size daha bağlı olacaklar!