Sürgün
Şimdi kaç cümle yarım kaldı kimbilir
Kaç yürek yurtsuz kaldı
Yaz hep umut etti kavuşacağını kışa
Baharlar sonbahara
Söz bitti…
Yağmur ağladı kaç kez
Kaç kez üşüdü kimbilir güneş
Kış ayazını beklerken…
Şimdi kaç cümle yarım kaldı kimbilir
Kaç yürek yurtsuz kaldı
Yaz hep umut etti kavuşacağını kışa
Baharlar sonbahara
Söz bitti…
Yağmur ağladı kaç kez
Kaç kez üşüdü kimbilir güneş
Kış ayazını beklerken…
Her hafta sonu olduğu gibi, bu Cumartesi de spikerlik ve sunuculuk eğitimim için iletişim bilimleri akademisine geldim. Bir klasik haline gelen derse geç kalma alışkanlığım, bu hafta da bozulmamıştı. Kapıyı çaldım, içeri girdim. Tek eksik olan bendeniz de, kendime ayrılan sıraya geçtikten sonra sınıf yerli yerinde gözüküyordu.
Bu hafta bize eğitim verecek olan, özel bir haber kanalının özel bir haber spikeri Ayhan Ayhanoğlu, derse başlamış, sınıfa; ses, nefes, diyafram üçlüsünü anlatıyor ve kendisinin, şu an duymakta olduğumuz özel ses tonuna nasıl sahip olduğunu anlamamızı istiyor, anladığımızı beyin kıvrımlarımıza iyice yerleştirmek adına da, kendi sunduğu haber bültenlerini izletiyordu.
Araştırmalarımızdan, Karpuzlu (Aydın) ilçesinin dayandığı yamaçta Alinda’nın bizi beklediğini öğrendik. Karpuzlu Belediyesi, her yıl 14 Eylül’de “Alinda Festivali” düzenliyormuş. Kaçırdığımıza üzüldüm. Ben Alinda’ya Ada’nın Alinda’sı diyorum. Herkes gibi ben de Prenses Ada’ya özel bir ilgi duyuyorum. Hekatomnid sülalesinde Mausolos’tan sonra en çok adı geçen kişi. Üstelik Bodrum’da bulunan mezarın, Ada’ya ait olduğu söylemleri Ada hayranlarını çok heyecanlandırdı. Tabii ki bunlardan biri de benim.