Ankara’ya ilk kez beş yaşındayken gitmiştim sanırım. Aklımda, gece boyunca gördüğüm, saymaya çalıştığım sokak lambaları kaldı. O gün bugündür sevmem zaten gece yolculuklarını.
Şehirlerarası yolculuk, çişli, soğuk ve poşette verilen buz gibi sudur; Ankara ise üzerine gri branda çekilmiş gökyüzü olmayan şehir.
Gel gör ki, neyden kaçar ve korkarsan mutlaka onunla yüzleşmek zorunda kalırsın. Benim yüzleşmem de 19 yaşıma tekabül etti.