Karşıyaka’dan Konak’a gitmek üzere durakta otobüs bekliyordum. Normalde vapuru tercih ederim. Vapur sefasını hiçbir şeye değişmem. Ancak gitmek istediğim yere yakınlık açısından otobüs güzergahı daha çok işime geliyordu. Bekleme esnasında seksen yaşlarında bir ninenin bana doğru yürüdüğünü fark ettim. Bir elinde bastonu, pırıl pırıl görünen kıyafeti, bembeyaz, kıvırcık saçları, o saçların tamamını kapatmayan örgü beyaz bir beresi ve yuvarlak gözlükleriyle o kadar şirin görünüyordu ki.
Nine git gide bana yaklaştı. Otobüs numaralarını göremeyince gençlerden yardım isteyen yaşlılardan biri olsa gerek diye düşündüm. İyice yaklaştı, ona doğru eğilmemi istedi ve kulağıma şunu fısıldadı: Rujun var mı?