Çifttekerli Kükreyen Atlar ve Binicileri

Çifttekerli Kükreyen Atlar ve Binicileri

Paspas, MultiKılıçlı Yuka’ya karşı.

Yaz bastırdı, sıcak mı sıcak; gündüzleri hal bırakmıyor oynayacak. Yine de aldım Paspas’ı yanıma, gittik köşedeki süslü kadının çiçekçi dükkânına. Bizim belalımız yaşar burada, adı da kendi kadar beter: Yuka. Sanki, Japonya’dan bol kılıçlı bir Ninja.

Ne zamandır derdimiz, bu yeşil kılıçlı bitkiyi yenmek. Sağdan yaklaşıyoruz, yandaki yaprak batıyor. Soldan davranıp ısırıyoruz, yaprağı somon pulu gibi ağzımızdan kayıyor. Paspas tırmandı süslü kadının koltuğuna, cesurca saldırdı Yuka’ya MAAAV, naralarıyla.

Okumaya devam et “Çifttekerli Kükreyen Atlar ve Binicileri”

Herkesin mi Yargısı…

Herkesin mi YargısıNe çok yakın biliriz yanımızdakilerini ama çabuk gidebileceklerini düşünmeyiz. Hep kendimize olan benciliğimiz bir başkasını düşünme onu hissetme şansını bize vermez; en çok kendimize isteriz de karşımızdakine o kadarını layık göremeyiz, hep bir başkasını eleştiririz de kendimize geldiğinde sıramızı salıveririz.

“O” deriz başlarız, peşin sıra sıralamaya “şöyle” deriz, “böyle” yaptı deriz de kendimize dönüp sormak gelir mi? Kabul edemez miyiz insanları olduğu gibi? Kabul etmiyorsak dahi, söylenmek mi bizi biz yapar, yoksa bizi de herkes gibi sıradan mı?

Okumaya devam et “Herkesin mi Yargısı…”

Uğur Böceği ve Dalgalar

Uğur Böceği ve DalgalarÜzerine bir kaç beden büyük olan gri renkli ceketinin içine beyaz gömleğini, altına da krem rengi keten pantolonunu giydi. Evinin salonunda, şöminenin üzerine dizdiği kitaplardan birinin arasına sıkıştırdığı zarfı alıp ceketinin sol iç cebine koydu. Mutfağa gidip bir bardak su doldurdu. İçinde katman katman oluşan heyecandan olsa gerek sudan bir yudum içip, kapıdan dışarıya çıktı.

Kaan, ağustos ayının son gününde, evinden çıkıp, gün batımını izlemek ve ona yadigar bırakılan mektubu okumak için kumsala indi. Denize girmek için birbirleriyle yarışan insanlar artık gün batımının, biraz sonra vereceği karanlığa kalmamak için denizden çıkmaya çalışıyorlardı. Okumaya devam et “Uğur Böceği ve Dalgalar”