Gerçekten keder ve budalalıktan başka yaşamın bir anlamı var mıydı?
Bizler içimizdeki en güzel duyguları öldürebilmek için neden bu kadar çok çaba harcamaktayız? Eğer tüm düşüncelerden kendimizi soyutlarsak geriye ne kalır? Eşiğini yükselttiğimiz sancımalar mı? Bilemi-yorum. Evet yorum… Onlar anlattıkça fosur fosur yorumlar oluşuyor. -yorlar, -yormayanlar filan. Ben ise anlatmayı bırakalı bir hayli oluyor. İnkar etsek de bazı şeyleri gizleyemeyiz. Ve kahrolsun bazı şeyler. Ama sadece bazı şeyler. Nazım’a dokunmayın!
A şehrinden B şehrine saatte 95 km hız ile giderken sanki umurumuzda mı 72 ışık yılı uzaklıkta olan bir yıldızın patlaması? Bilmediğimiz mevzular bizi rahatsız etmez ve böylece ne de güzel avuturuz kendimizi bir koltuktan kalkıp diğerine otururken.
Kader benim bütün öbür dostlarımı, şu kalbimi yaralamak için karşıma çıkarmadı mı?