Çok eski zamanların dondurucu bir kışı yaşanırken, bütün hayvanlar acımasız soğuktan çok etkilenmiş ve çok büyük kayıplar vermişler. Ama en çok kayıp veren kirpilermiş. Çünkü onların pek çok hayvan gibi kalın kürkleri olmayıp, kendilerini sıcak tutması mümkün olmayan dikenleri varmış. Bu durumdan çok endişe duyan kirpiler, en az zararla kışı geçirebilmek için meclislerini toplamış ve çözüm aramaya başlamışlar. Tartışa tartışa, nihayet gece olunca tüm kirpilerin bir araya toplanmasına ve birbirlerine çok yakın durarak geceyi geçirmelerine karar vermişler.
Okumaya devam et “İncitmeyecek Kadar Uzak, Üşümeyecek Kadar Yakın…”
Çıkıp gider hayatımızdan bir şeyler bazen… Dur diyemeyeceğimiz, gitme diyemeyeceğimiz. Bu maalesef hep böyledir. İstesek de istemesek de ben gidiyorum derler. Bazen büyük acılarla, bazense sessizce terk ediliriz. Mutluluklarımız, sevdiğimiz insanlar, bazense bize anlam katan başka şeyler. Giderler… Zor gelir sevdiklerimizi geride bırakmak. Acıtır ister istemez. Paralar, umutlar, insanlar, sevgiler, aşklar, başarılar, duygular ve niceleri. Niceleri çıkar hayatımızdan bazen.
Her yetişkinin hayatında iki büyük aşk öyküsü vardır. Birincisi karşı cinsin sevgisine ulaşmanın öyküsü; ikincisi de dünyanın takdirine, saygısına ulaşmanın, bir statü edinmenin öyküsü…