Futbol ve Siyaset

Futbol ve SiyasetÜlkemizde kimler siyasete atılmadı ki…

Kitlelerin sevgisini kazandıkları için yeri geldi bir sinema oyuncusu belediye başkanı, bir müzik sanatçısı milletvekili seçildi. Ne kadar başarılı oldular ya da siyasette başarı kriteri nedir ayrı bir tartışma konusu ama geçtiğimiz gün aklıma yeni bir fikir daha geldi.

Futbol fanatiklerinin; bizde şu kadar taraftar var, hayır aslında bizim taraftarımız daha fazla, biz daha iyi takımız vs. şeklinde bir çok iddiası var. Okumaya devam et “Futbol ve Siyaset”

Güz

GüzUyandığında havanın alacakaranlığının yaşattığı griliğe hemen alışamadı gözleri. Neredeydi, saat kaçtı? Kolundaki saate baktığında akrep en aşağıda, yelkovan ise en tepedeydi. Hafif bir sersemlik ile gözlerini ovuşturdu. Peki ama gündüz mü yoksa gece miydi şuan?

Olduğu odanın aralık kalmış camından ince ince üşüten bir esinti geliyordu. Bir de çocukluğuna dair anımsadığı, duyduğunda kendini hep iyi hissettiren, kumruların gu-guuk-çuk seslerini işitmek mümkündü. Rüzgarın esintisiyle birlikte sonbaharın serinliği kuru ağaç yaprakları arasından geçerek kuş seslerine eşlik ediyordu.

Okumaya devam et “Güz”

Bazen Kaybetmek Kazanmaktır

Bazen Kaybetmek KazanmaktırHerkes farklı zevklere sahip. Belirli başlı konularda örtüşmekle birlikte mutluluk kaynakları da çeşitlilik gösterir. Sosyo-ekonomik dengesizlik ve gelir dağılımı eşitsizliğinden ötürü, geçim sıkıntısı çeken insanların parayı öncelikli mutluluk kaynağı olarak görmeleri normaldir. Ancak -Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisine göre- fizyolojik ve güvenlik ihtiyaçlarını karşılayan bireyler kendini gerçekleştirmeye yönelik atılımlarda bulunabilirler. Aksi halde kişiyi bu yönde güdüleyecek başka faktörlerin vuku bulması gerekmektedir. Çoğunlukla büyük kayıplar yaşayan insanlar fazilet sahibi olma yolunda, varlığı ve hayatı sorgulama yoluna girerler. Okumaya devam et “Bazen Kaybetmek Kazanmaktır”