Bugün işe gitmedim. Patronu arayıp hasta olduğumu söyledim. Hasta falan değilim. Hava bugün bulutlu ve bulutlu hava beni bunaltır. Hele yağmur yağarsa daha kötü olurum. Neden böyle olduğum konusunda kendime hiç soru sormadım. Bütün gün, eğer hava açılmazsa, evde oturup keyif çatacağım. Uyandığımda ağzım keçe gibiydi. Bir gün önce işin verdiği yorgunluk, alkolle birleşince böyle oluyor. Genelde de böyle uyanırım.
İsmim Yunus. Peygamber ismidir. Bununla böbürlenmem. Babam öyle dindar biri değildi. Sosyalistin tekiydi. Bana verdiği isimde babasının ismiymiş. Göbek bağımı kesen ebe ‘büyük adam olacak’ inşallah! demiş. Bir bok olduğum yok. Noterde kaşe memuruyum. Noter imzasını atar ben kaşe basarım. İmzasını hiç sevmem. Aceleci tavırla üst üste iki paralel çizgi çiziyor, ortasına da adının baş harfini yapıştırıyor. Okumaya devam et “Adı Batsın Katrina”
Kuşlara özenir uçurtmam,
Son 10 yıla şöyle bir dönüp baktığımda teknolojinin gelişimini, dağdan aşağı düşerken önüne çıkan her şeyi içine alan bir çığa benzetiyorum. Uzun telsizler, siyah beyaz ekranlar, polifonik seslerle başladı. Daha sonra ben ilkokul çağlarındayken 3310 diye bir model çıkmıştı. Geçen yıllar, zamanında sadece iş adamlarının sahip olabildiği telefonun şimdi hurda değerinde nitelendirilmesine neden oldu.