Aşka Yazılanlar ’01

Bilirim

Aşka YazılanlarBilirim…
Yokluğunda her şeyin anlamsız olduğunu, istisnai kaideler dışında yokluğunun yaşanılamaz olduğunu, isyan etmem gereken yerde suskun kalmamın bir nedeni olduğunu…

Oysa ilk görüşte aşka inanır mısın sorusunun en anlamlı cevabı sendin. Başka bir cevabı yoktu, bilirim. Başka bir cevabı olsaydı eğer, suskun olmak yerine binlerce cevapla gelirdim önüne.
Geç anladım…

Okumaya devam et “Aşka Yazılanlar ’01”

180° Tutturamıyorum(!)

180° Tutturamıyorum(!)İnsanların devran diye tanımladığı şu çarkın çapı sabit mi acaba? Ya da bu çark insandan insana farklılık mı gösteriyor? Belki de çap gerçekten sabit ama dönüş hızı değişiyor öyküden öyküye? Yoksa “devran döner” sözü tıpkı “kaderinde yazılıymış”daki kadar anlamsız bir tesadüflük sonucu yanyana gelmiş iki sözcük mü? Bir yerlerde döndüğüne inanılan soyut bir çember var mı gerçekten? Bu; insanların tatmin edici buldukları intikam güdüsünün bir yön bulması mı sadece?

Okumaya devam et “180° Tutturamıyorum(!)”

İncitmeyecek Kadar Uzak, Üşümeyecek Kadar Yakın…

İncitmeyecek Kadar Uzak, Üşümeyecek Kadar YakınÇok eski zamanların dondurucu bir kışı yaşanırken, bütün hayvanlar acımasız soğuktan çok etkilenmiş ve çok büyük kayıplar vermişler. Ama en çok kayıp veren kirpilermiş. Çünkü onların pek çok hayvan gibi kalın kürkleri olmayıp, kendilerini sıcak tutması mümkün olmayan dikenleri varmış. Bu durumdan çok endişe duyan kirpiler, en az zararla kışı geçirebilmek için meclislerini toplamış ve çözüm aramaya başlamışlar. Tartışa tartışa, nihayet gece olunca tüm kirpilerin bir araya toplanmasına ve birbirlerine çok yakın durarak geceyi geçirmelerine karar vermişler.

Okumaya devam et “İncitmeyecek Kadar Uzak, Üşümeyecek Kadar Yakın…”

EnginDergi Enginer Dijital Hizmetler | Tüm Hakları Saklıdır. © 2008 - 2024