İzlediğim bir filmde insanın ders almaya ihtiyacı olmadığı, çünkü hayatın dersi insana verdiği ifade ediliyordu. Artık bu ifadeye tamamen katılmadığımı farkettim, hayatın onu size öğreten ve kendini öğretmeye adamış Gönül hocalara ihtiyacı olduğu kanısındayım.
Gönül hocaya ilk olarak vakfımızın restoranında rast gelmiştim. Restoranımıza haftanın belirli günleri uğrardı. Ben de kendisini ilerleyen yaşına rağmen sahip olduğu enerjisi ve hareketlerine gösterdiği özenle gözlemlerdim. Bunun yanı sıra Gönül hocaya gösterilen saygıyı da fark etmiştim. Kendisiyle selamlaştığım da bana; “Oğlum, senin yüzünde güzel bir nur var, seni görünce öğrencilerimi hatırlıyorum” derdi. Sonrasında mı?