Esaretin iliğinde kısır kalmış o mavi damarlarda
O yıldız yellerinin estiği evliya sabahlarında
İhtilal tortularında, abluka alarmlarında
İran gecelerinin münzevi mağaralarında
O nefesi arşa değen hissi güzelliğin talibi bendim
Göç eylerdi serapsız çöllere
Arkasından giden kervan kölesi bendim
Nazenin tufanlarının ecnebi cinleri olurdu
Zemberekten fırlayan gözlerinde kerameti
Ve kıyamda hürmet isterdi ızdırabının nimetleri
Bendim o uhrevi berraklığın bekleyeni
Yelkensiz denizinin fener bekçisi
Bendim
Kâhinlerin muhafaza ettiği kıvılcımın erittiği mum
O mihrap şulesi zindanlarda ruhum
Tenlerin gölgesi ateşin avucunda kavrulur
Bir harp halidir, kılıç keser et ve kemik savrulur
Bütün köleler berâtını takas eder gözlerinde
Tefsir edilir dilsizlerin miracı kimliğinde
Tezgâhında ayet ayet dokunan dua bendim
Bendim büyücü kazanlarındaki beddualara karşı zırh olan
Kavimler savaşında onu koruyan
Şahid olun!
Katrenin yüreğine eğilince mavi damarları
Tan ışığının değdiği evliya sabahları
İran gecelerinin ihtilal tortuları
Ve beni ondan mahrum bırakan Kâhire zindanları
Şahid olun!
O hissi güzelliğin o uhrevi berraklığın talibiydim
Ben o gözlerin Kâhire zifirisiydim
Elif Firdevsoğlu