Benim için iktisadı anlamak; onun altında yatan felsefeyi özümsemek, yaşamak ve yaşatmaktı. İşte o zaman bir İktisatçı olmanın dünyanın yegane saygın bir meslek olduğunu anlamak hiçte zor değildi.
Lisans eğitimimizin şüphesiz ilk unutulmaz derslerinden biri Prof. Dr. Temel Ergun’dan aldığımız İktisada Giriş dersiydi. Bu derste iktisadın tanımını, alternatif maliyeti, gerçek bir iktisatçı olmanın ne kadar onurlu bir meslek olduğunu ve hocamızın bize açmış olduğu bir vizyondu;
“Ben bir gün Nobel iktisat ödülünü, bu sıralarda oturan genç meslektaşlarımın alabileceğine yürekten inanıyorum, doğru çalışma ve azim ile bu sonuca ulaşmak mümkündür.”