Öbür Dünyadan Gelen Mektup

Öbür Dünyadan Gelen MektupYardımcım kapımı tıklattı:
– Genç bir hanım sizinle konuşmak istiyor efendim.
– İsmi neymiş, sordun mu?
– Sordum. Ama “Beni tanımaz” dedi, ismini söylemedi.

Yardımcıma ziyaretçiyi içeriye almasını söyledim. Biraz sonra karşımda genç bir hanım duruyordu. Yaşını kestirmek zordu. Makyajsız, temiz ama iddiasız bir giyim tarzı vardı. Yüzündeki ifade oldukça donuktu. Kısık daha doğrusu titrek bir sesle konuşmaya başladı:
– Sizi rahatsız ediyorum ama size iletmem gereken bir emanetiniz var, dedi. Sonra cevabımı beklemeden çantasını açtı ve içinden çıkardığı zarfı bana uzattı.

Okumaya devam et “Öbür Dünyadan Gelen Mektup”

İnsanın Kelebek Olası Geliyor

İnsanın Kelebek Olası GeliyorKader benim bütün öbür dostlarımı, şu kalbimi yaralamak için karşıma çıkarmadı mı?

Evet haklısın. Eğer insanlar sürekli geçmişi düşünmek yerine bugünün tadını çıkarsalardı bu kadar acı çekmezlerdi. Anladım ki anlaşmazlıklar ve gevşeklik bu dünyada belki de hile ve şeytanlıktan daha fazla yanılmaya sebep oluyor…

Okumaya devam et “İnsanın Kelebek Olası Geliyor”

Konu ‘Yazmak’ Olunca

Konu Yazmak OluncaBen özlüyorum, özledikçe de yazıyorum. İnsan genelde özleyince yazar. Yani en azından ben öyle yapıyorum. İyi geliyor yazmak. Yalnızlığa iyi geliyor. Biraz da olsun unutturuyor. Olduğun yerden uzaklaşıp olmak istediğin diyarlara ücretsiz yolculuk imkanı tanıyor. Bunun için çok bir şey de gerekmiyor üstelik. Bir kalem, silgi bir de defter yetiyor. Hem yoldaşlık da yapıyor, her sıkıntını dinliyor. Sevincini, mutluluğunu paylaşıyor. Arkadaşın, dostun, sırdaşın oluyor. Konu “yazmak” olunca kağıt derya deniz oluyor.

Okumaya devam et “Konu ‘Yazmak’ Olunca”

EnginDergi Enginer Dijital Hizmetler | Tüm Hakları Saklıdır. © 2008 - 2024