Kadındı…

Kadındı…Önce sessiz bir çığlıktı haykırışları hiç duyulmamış…

Sessiz soğuk bir kayboluş, anlaşılamayan koca bir boşluktu…

Çok yıprandı çok titrek kaldı, çok korktu belki de yüzüne bilenen en derin en ifadesiz izler onundu…

Çünkü kadındı…

Korkunun sessizliğe boğulmuş haliydi…

Okumaya devam et “Kadındı…”

Makro Felsefe

Makro FelsefeArtık içinde bulunduğumuz sosyo-ekonomik şartlardan mıdır, havalardan mı yoksa gezegenlerin konumundan mı bilinmez (şu Merkür de hep geri gidiyor zaten) şu aralar herkes biraz agresif… Çoğu kişide bir boş vermişlik ve umursamazlık mevcut. İnsanlar bilmeden-istemeden, bazense isteyerek ve çekinmeden birbirlerini kırıp incitiyor. Benim oldum olası en çok yakındığım konu olan ötekeleştirmeyi de had safhaya çıkartmış durumdayız.

“İnsan ayıpladığını yaşamadan ölmezmiş!”, bu sözü son zamanlarda çok düşünür oldum. Okumaya devam et “Makro Felsefe”