O kadar çok ayrılık yaşıyor ki insan hayatında, sayısı belli değil. Gün geçtikçe alışırım diye avutur kendini ama hiçbir zaman alışamaz. Aslında sadece olumsuz duyguyu erteler ve alışmış gibi yapar. Ayrılık denince aklıma ilk gelen şey, yüreğimin ortasının derin bir acı hissetmesidir. Tarif edilemez…
Etiket: ayrılık
Ayrılık
Gözyaşımı gerçek sanma
Aşkındır dökülen gözlerimden,
Üzüntüme aldanma
Nefretimdir akan yüreğimden,
Yalnız saçların değil
Siyah olan kömürden,
Artık içim de karadır
En derin geceden.
Ayrılık Vakti
Eylül ayı, bana on iki ay içerisinde en hüzünlü, en değişken ay gibi gelir. Doğanın yeşilden sarıya çalmaya başlaması, ağaçların yapraklarını dökmesi… Sanki havada hüzünlü bir şarkının notaları tınlamaktadır. İnişli çıkışlı bir melodi gibi… Belki bu melodi, biraz da yeni bir dönemin habercisidir. Bir dönemden, başka bir döneme geçişin… Önce eskiye veda edip; sonra önündeki tomurcuklanma dönemine hazırlanabilmek için. Yeşilden sonra sarıyı, tüm tonları ile yaşayıp; yeşilin değerini bilebilmek için. Tabi, her geçiş döneminin zorlukları olduğu gibi, bu dönemde kolay olmayacaktır. Değişim, ızdırabı da beraberinde getirecektir.