Hayattaki en önemli kavramlardan biridir “denge“. Lakin denge değişmez değildir. Denge, durmak demek değil, ilerlemektir. Hatırlayın; bisiklet üzerinde dengede kalabilmek için ilerlemelisiniz. Elbet bazen durmak da gerekir, lakin durmak için destek almanız şart. Durup da destek almazsanız, düşersiniz.
Evrenin kendisidir denge. Zaman durmaz, sürekli akar. Bazen hızlı, bazen daha yavaş, yahut biz öyle algılarız. Konfüçyüs’ün de dediği gibi; durmadan ilerlediğin sürece ne kadar yavaş gittiğinin bir önemi de yoktur aslında.
Yaradılışımız gereği de buna ihtiyacımız var. Mutluluğun kaynağı üretkenliktir ve mücadele olmadan da hayatın tadı çıkmıyor. Bazı insanlar bir yere varacaklarını bilmedikleri kayığın küreklerini çekmeye üşeniyorlar. Oysa güzel olan ulaşmak değil yolculuğun kendisi. Bir yere götürmese bile küreklere asılmaya devam etmeli. Bazen boşa kürek çekiyormuşsunuz gibi gelebilir, elbette öyle dönemlerde yeniden değerlendirme yapmakta fayda var lakin dışınızı değil de içinizi değerlendirin. Kendinizi tanıyıp ne istediğinizi bildikten sonra gerisi kolay.
Dengeyi kaybetmeye başladığımı hissettiğim zamanlarda izlediğim bir kaç video mevcut. İhtiyacı olanlara tavsiye eder, zaman ayırarak seyretmenizi isterim. Daha önce izlemiş bile olsanız farklı yaş tecrübelerinde ve ruh hallerinde izlemek yeni pencereler açabilir.
Sofra Restoranları’nın Sahibi
Hüseyin Özer’in
Hikayesi
youtube.com/watch?v=y6SHYuoLwSM
Apple’ın Kurucusu Steve Jobs’un
Stanford Mezuniyet Töreni
konuşması
youtube.com/watch?v=1n0YHwpNOXY
Ahmet Şerif İzgören’in
Avucunuzdaki Kelebek
Semineri
youtube.com/watch?v=oIAZ4S8LgRc
Sevgilerimle.