Ruhum mahkum sana şimdi,
Yapayalnız kalabalıkta,
Issız bir kente arkadaş,
Sokaklarına sırdaş.
Karma karışığım, üşümüş ellerim
Gündüze geceyi zorla giydiriyor,
Seni bana hatırlatan tek film yok,
Yok artık o sinema yok!
Kaldırımları yok;
Sıradan bir sokağız artık,
Park yasağı yok!
Belki ben çok ışıklı bir otoban olsaydım,
Yok ama tek damla ışık bile yok.
Bir tek su ve biraz toprak kalmış,
Buluştuğumuz köşeleri törpülenmiş hayatın,
Kentle de bir ilgisi yok;
Kimin, senin mi?
Gel de al gecemi giyen emanetini,
Gel de al artık…