Eğer bir gün akademik bir kariyerim olur da karşımdaki öğrencilere bir şeyler öğretmem gerekirse, onlara kolay yoldan öğrenmenin yöntemlerini öğreteceğim.
Kitap okumanın, ezber yapmaktan daha iyi bir öğrenme biçimi olduğunu öğreteceğim.
Kütüphanelerin, televizyon kanallarından daha eğlenceli bir yer olduğunu ve herkesin kitaplarda kendilerine hitap eden bir şeyler bulabileceğini öğreteceğim.
Sınıfın ortasına geçip, hiyerarşinin verdiği rahatlıkla tehditler yağdırmayacağım.
Onlara benden korkmamaları bilahare kimseden korkmamaları gerektiğini hatırlatacağım.
Sınavda onları yerle bir etmek yerine, eğlenceli, herkesin zevk alarak çözebileceği sınav metotları geliştireceğim.
Karşıma geçip bir şeyler anlatmaya çalışan öğrenciyi sınıfın ortasında küçük düşürmeyeceğim. Anlatacağı şeyi daha iyi anlatması için onu cesaretlendireceğim. (Bunu yapan insanların, zamanında bu şekilde bir travma yaşadıklarına emin olsam da böyle bir şeyi travma haline getirmeyeceğim.)
Sadece sol beyinlerinin mantığını dayatarak geliştirmek yerine, sağ beyinlerin hayal güçlerini kullanmayı öğreteceğim.
Hiç bir zaman akademik kibrin beni etkilemesine izin vermeyeceğim.
Zorla dayatılan bilginin yerine, akılda kalıcı, tutarlı bilgiler vereceğim. (Müfredat eğlenceli kılınabilir.)
Öğrencilere sadece vize, final zamanları doldur boşalt ezber sistemini dayatmak yerine, düşünerek, yorumlayarak öğrenmenin yollarını öğreteceğim.
Yanıma gelip bir şey sorarlarsa hemen cevabını vereceğim. Daha detaylı bir bilgi isterlerse bildiğim bütün kaynakları söyleyip, onları elde etmeleri için elimden geleni yapacağım. (Yani odama gelip, bir şey sorduklarında onlara git başımdan her şey kütüphanede demeyeceğim.)
Eğitimin kafayı geliştirmek olduğunu, belleği doldurmak olmadığını öğreteceğim.
Eğer bir gün öfkeye düşersem ve şu zamanda çektiğim acının, stresin öfkesini öğrencilerime kusmak istersem kendime Addison’un şu sözünü hatırlatacağım: ‘Heykeltıraş mermere ne ise; öğretmen de çocuğa odur.’
Ve umuyorum ki bu yazı hiç bir şekilde eleştiriyi kabul etmeyen Akademik kariyer basamaklarını tırmanan zorlu insanlara bir şeyler anlatır.
Hakkımda yapılacak her türlü haksız girişime de, göğsümü gere gere karşı çıkacağım. Burada yazdıklarımdan ve karakterimden ödün vermeyeceğim.
‘Kıyıyı gözden kaybetmeye cesaret etmedikçe insan yeni okyanuslar keşfedemez.’ Andre Gide
Evet öğretmek güzeldir.. Bu adımlarla ilerleyen biri adımlarında başarılı olabilir… Eğer yazınız şahsınızla yazılmış ise oldukça başarılı insanın ufkuna ışık tutuyor… Bir öğrenci olarak yazıyorum ve insan beyni geliştirilmeli ezbere dayalı olan bilgiyle doldurulmamalı… Tebrikler..